Evlilikle ilgili son konuşacak insan olabilirim sdjgfsj Ama yine de konuşucam..... :)
Aslında niye son konuşacak insan ben oliyim ki?? Gayettene yaşım falan da gelmiş.. Yani ne biliyim, etrafımdaki teyzeler ve bilimum akrabalar öyle söylüyo.. :ı
Size yakın zamanda başımdan geçen sapsaçma bir hikaye anlatıcam.. Bir 'yaşı gelmiş kız' olarak, düğünlerden nefret ediyorum.. Eskiden, sadece sevdiğimiz -veya sevmediğimiz- akrabaların, arkadaşların vs mutlu günlerine ortak olmak diye bakardım düğünlere.. Yaa aslında bıraksalar hala öyle bakıcam da, yok anam yok ortam çok değişti..
Leyla ile Mecnun'u izlemeye başladım yeniden.. Ya ikinci, ya üçüncü bölümünde bi düğüne gidiyolardı da, bütün bekar oğula sahip teyzeler, yiycekmiş gibi Leyla'ya bakıyordu ya hani.. Hatta Mecnun'un anne babası da, düğün sahiplerini tanımadıkları halde Mecnun'a kız bakmaya gelmişlerdi.. :) Heh, aslında değineceğim konu tam olarak bu..
Yav kardeşim, niye yirmi yaşı geçmiş ve düğüne gelen her kıza av gözüyle bakıyorsunuz? Ya da neden düğüne gelen yirmi yaş üstü her kız, evlenmek istediği için gelmiş oluyor sizin gözünüzde?? Ulan evlenen kişi; benim arkadaşım, kuzenim, annemin teyzesinin kızının oğlu(en son gittiğim düğün buydu jhsgfj).. Ben sadece onlar için geldim Hüsniye teyze.. Valla billa senin kel oğlunda gözüm yok. Bi de horon tepenleri izlemeye geldim Ayşe teyze; senin kokuşmuş evde kalmış oğlunu ben napiyim? Gel de anlat işin yoksa derdini.. Hele bi de elinizde, sürekli sizi millete göstermeye çalışan "bakın bu da benim kızım" diyen bir anne varsaaaa... Vay halinize..

Neyse, her zamanki gibi anlatacağım mevzuya gelene kadar sağa sola saptım bissürü :) Annemin teyzesinin kızının oğlunun düğününden bir hafta kadar önce, eski oturduğumuz semtten(Bağcılar) bi tanıdığımızın oğlu evleniyordu.. Ulan evleniyorsunuz, bari doğru düzgün saatlerde evlenin.. Saat 12:00'de düğün mü olurmuş?..Bi de pazar günü!!(pazar,istisnalar hariç tek izin günüm) Neyse, annem bir hafta öncesinden "pazara plan yapma, düğüne gitcez" diyerekten yolunu yapmıştı.. Ben de plan yapmamıştım ama düğünün 12:00'de olduğunu sabahın, 9:00'unda öğrenince, haliyle işler biraz değişti.. Beni yataktan kaldıramadı misal jhgjhd "Gelmiyorum düğüne falan..Saat 12:00'de düğün mü olurmuş??..Yere batsın düğünleri..Hem ben Fatih'i sevmezdim zaten..Merabam bile yok, niye geliyorum ben bu düğüneee!!!" vs..vs gibi bir ton bahaneyle annemi gitmiyceğime ikna ettim.. Ama kadın işini biliyo ki, uyku sersemi olmamdan faydalanıp "haftaya,teyzemin kızının oğlunun düğünü var ama bak, ona gelceksin.?" dedi ve benden okeyi aldı.. Ayılınca da, "çok sarhoştum,hatırlamıyorum" diyemedim..

İlk düğünden yırtmam kolay olmuştu belki ama, annemin teyzesinin kızının oğlunun düğününden kaçmam, oldukça imkansız görünüyordu.. Çok uzun zamandır düğünlere gitmemiştim.. Evet, o teyzelerden kaçıyordum. Hani şu sürekli "yok mu biri? ne zaman evleniyon kızz?..evde mi kaldın sen jhsgfdkl" diyen teyzelerden.. Kendimi çok çaresiz hissediyordum ve o gün gelip çatmıştı... Bir hafta öncesinden arkadaşlarla kahvaltı planımız vardı. Hazırlanıp "akşam erken gelirim" diyerek çıktım. Süper bi gün geçirdik.. Ama akşamında o güzel günün bedelini ödeyecektim.. Eve geldim, "hazırlan çıkıyoruz" dediler.. Odama gittim.. Haydaaooooaaaaaaa!! Ulan düğüne giderken ne giyiliyodu?? Şunu giysem "bu kız kesin kalmış, kendini göstermeye çalışıyo,baksana nasıl süslenmiş" diycekler.. E bunu giysem, lan ben bunu günlükte de giyiyorum.. Derken, günlük-düğünlük karışımı bir kombinle evden çıktım..

Annem,babam,abim ve ben gittik.. Neyse teyzemlerin vs olduğu bi masada oturuyorum. Annemin teyzesinin kızının oğlunu damatlıkla falan görünce, küçükken oynadığımız oyunlar geldi aklıma..Sonra, onun bi ufağının, büyüyüp takım elbise falan giymiş olduğunu görüyorum..derken ne kadar yaşlı olduğuma, bir kere daha kanaat getirmiş bulundum.. :( Uzun süre sonra onları görmek, ne yalan söyliyim böyle sevinmiştim birazcık.. Nerdeyse "iyiki gelmişim la bu düğüne" diycektim ki...... Masaya, pek hoşlaşmadığım, yıllarca "seni oğluma alıcam, sen benim gelinimsin" tarzı söylemleriyle beni kendinden ikrah ettirmiş bir akrabamız ve kızı oturdu.. (Merak ediyosanız söyliyim, o çocuk evlendi ve bi tane de çocuğu var hjgsjhgds) Neyse bunlar, ismimin de içinde bulunduğu gereksiz birkaç kelimeyle muhabbet ediyolar falan.. Ben hiç oralı değilim, oynayanları izliyorum, gelinle damada bakıyorum.. İçimden 'ıyy gelinliğe bak, zevksiz!' vs diyorum.. Teyzeme dönüp, "ay bunların ikisinin de burnu uzun, çocuklarının hiç şansı yok ashjgdjh" diyorum falan.. Sonra bu hemen yanımda, aralarında annemin de bulunduğu, gıybet forevaa yapan üçlü grup bana sesleniyor.. "Efendim" diyorum ve işte o dünyanın en salakça sözleri, beni isteyen kadının kızının dudaklarından dökülüveriyor...: "Eee Merve, yok mu birisi? Annen senin için evde kaldı diyor??"... Bunları söylerken, suratında resmen 'yaa kızım, sen benim kardeşimle evlenmeyi reddet, aha da böyle kalırsın.annen de senin için kalmış der puhahahahushuhd' ifadesi var kadının.. Hafif bir beyne kan sıçraması ve masadaki şamdanı alıp kadının kafasına geçirme isteğiyle doluyor içim..Ama çabuk toparlıyorum kendimi ve;"annem öyle diyosa öyledir" gibi saçma bişey çıkıyor ağzımdan dsjhga.. Lan ne demek öyledir yaa ne demek?? Kırk yılda bi annenin lafını destekleyeceğin tuttu, o da en salakça zamanlamayla mı vuku buldu??? Neyseki teyzem imdadıma yetişip:"saçmalamayın ne kalması? nasip kısmet bu işler.." vs gibi mantıklı cümleler kullandı.. O an bir kez daha anladım ki, gerçekten annemle, onun istediği yerlere gitmeyerek, hayatımın en doğru kararlarını veriyordum...

Ay bi de geçen yine eski bi komşumuzun kızı annemi aramış:"biri var, namazında niyazında,durumu çok iyi bla bla bilmem ne.." demiş. Kocasının arkadaşıymış, mutlaka bi görüşmem gerekiyomuş bilmem ne de bilmem ne.. Annem de kıza numaramı verip "al sen konuş Merve'yle" demiş.. Neyse kız beni aradı, bi ton konuştu bilmem ne.. Dedim "yok sağol ben düşünmüyorum şuvan" falan.. Tutturdu "ben sana atıcam fotosunu bi bak yani" falan diye.. Her ne kadar kabul etmesem de, fotosunu attı.. Ben de düşündüm ki, madem bu kadar fotosunu görmemi istiyo, heralde çocuk Johnny Depp gibi bişey.. Neyse, gelen fotoyu bi açtım........sdjfghjf... Geçici bilinç kaybı yaşadım ve anında, "fikrim değişmedi" dedim.. Biraz zorladı bi konuş falan diye ama baktı ki netim, rahat bıraktı sağolsun.. Sonra annemden ne duyayım dersin?? Kız, annesine demiş ki "kesin Merve'nin bi görüştüğü var" ajghdjsgh Bak sennnn...! Lan siz bana Johnny Depp, Kıvanç Tatlıtuğ falan mı gösterdiniz de, ben istemiyorum dedim diye 'kesin manitası var' damgası yedim??? Yahu benim manitam olsa ben daha ne bekliyim; direk basarım zaten nikahı sjhgfsjhgdjhs
Yani demem o ki arkadaşlar; bunlar ve bunlara benzeyen daha nice saçma sapan olaylar sayesinde evlilikten soğudum.. He zaten ısınmışlığım yoktu ama, en azından bi arkadaşım falan evlenirken 'ayyy ne güzel düğünnn, keşke benim olssssssaaa' diyebiliyodum.. Ne yazıkki, olan miniminnacık şevkimi de bu teyzeler alıııp, götürdüler...
Evliliğe karşı olma gibi bi durumum yok tabii.. Fakat, insanın, birine herhangi bir ilgi duymadan evlenmeyi düşünmesi olayı da bana aşırı aşırısı ters geliyor.. Bana, "bu adamla evlenilir bee!" dedirticek biri karşıma çıkmadığı sürece, arkadaşlarla toplandığımızda "lan biriniz evlenin de az oynıyak, ekşın olsun azcık" demeye devam edicem.. Biliyorum uzun oldu, nolur kusuruma bakmayın(biraz dolmuşum galiba sjghfsjghf)
Haydi kalın sağlıcakla.. :)